Bu Blogda Ara

30 Aralık 2013 Pazartesi

2013'ün İlk 5'i ve Daha 5'i

Aralık 2007 doğumlu marketman-onair, 2013 yılının da bitmesi ile birlikte 6. yılını bitirip 7. yaşından gün almaya başladı. En büyük mutluluğum, her geçen yılın onu benim için daha kıymetli kılması. Malum, özellikle mikro bloglar ile birlikte birçok blog, internetin derinliklerinde kaybolup giderken marketman-onair iyisi ile kötüsüyle yoluna devam ediyor. Bu sonucun sebebi olan herkese teşekkür ederim. 

2013 yılında 32 paylaşımda bulunmuşum. Bir yıl sonu geleneği olarak bunların en çok etkileşim alan İlk 5'ini  paylaşarak haklarını teslim edelim:

27 Aralık 2013 Cuma

Ürünlerimiz Sağlığa Zararlıdır ama Vakit de Nakittir!

Şok! Flaş! Skandal... Mc Donald's çalışanlarına fast food ürünlerinin sağlıksız olduğunu söyledi!

Müthiş bir gaf, tarihi bir itiraf duygusu ile verildi çoğu yerde bu haber. Bir hızlı yiyecek şirketinin, kurum çalışanlarına yönelik hizmet veren sitesindeki uyarısının sızması bir çok kişiyi rahatsız etti. Konuyu, "kendi ürününü kötüleyen marka" genelinde düşündüğünüzde olayın dramatikliğine kapılmak elbette beklenen sonuç. Ancak şeytan ayrıntıda gizlidir! 

Bugüne kadar ne ben ne de siz eminim ki hiç bir yerde fast food ürünlerinin sağlığa ne kadar yararlı ürünler olduğunu anlatan bir makale okumadınız. Hiç birimizin her hangi bir rahatsızlığı sonucu doktor tavsiyesi olmadı hamburger! Zaten bize bunları söyleyecek biri çıksaydı da aklından zoru olduğunu düşünürdük herhalde. 

Bunların aksine fast food ürünlerinin ne kadar sağlıksız olduğu, özellikle çocuklarımızı olabildiğince uzak tutmamız gerektiğini anlatan bir çok uzman tavsiyesi okuduk, izledik. Hatta fast food yüzünden Dünya Kupasına katılamayan milli takıma, daha da beteri ölüm nedeni fast food olanlara rastladık.  

Fast food ürünlerinin sağlıksızlığının kesinliği, sigara paketleri üzerindeki sigara sağlığa zararlıdır uyarısının kesinliği kadar net. Bence siz de Mc Donald's gibi "sandviç, salata ve su" üçlüsünün, "çizburger, patates kızartması ve kola" üçlüsünden daha sağlıklı olduğunu düşünüyorsunuz. Ve şuna da eminim ki Mc Donald's yalnızca çalışanlarına karşı değil, müşterilerine de hiç bir zaman patates kızartmalı üçlünün daha sağlıklı olduğunu iddia etmedi. En fazla, bir kıyas içerisine girmedi. Dolayısıyla şaşırmışlık hali, asıl şaşırtan aslında... 

23 Aralık 2013 Pazartesi

2014 Tahmini: Kendi Öngörüsünü Kendi Yaratanlar Kazanacak!

Her yıl sonu olduğu gibi, 2013'ün de sonlarına geldiğimiz bu günlerde herkes 2014 kehanetlerine başladı... 2014 yılında giyim modası ne olacak? Dolar/Avro nereleri görür? Ekonomi ne kadar büyüyecek? Şampiyon kim olacak? 

Cevabı üzerine tahminlerin yürütüldüğü bu soru listesini genelden özele sonsuzlaştırmak mümkün. 

İnsanın içindeki merak, bilinmeze olan korkusu ile birleşince öngörü kıymetli bir hazineye dönüşüyor. Şüphesiz ki başımıza gelecekleri bilebilmek gibi bir güce sahip olmak, bizleri harika bir süper kahramana dönüştürebilirdi. Ama maalesef kötü haber; böyle bir güce sahip birini dünya, tarihi boyunca konuk etmedi!

Hatta durumun vahametini biraz daha somutlaştırmak gerekirse, Profesör Philip Tetlock tarafından 10 yıl süre boyunca 284 uzmanın 82.361 öngörüsü üzerinden gerçekleştirdiği çalışmanın, uzmanların ileriye dönük öngörülerinin gerçekleşme yüzdesi ile bilgisayarda rastgele üretilen sayıların tahmin edilen sayı çıkma yüzdesi arasında çok az fark olduğu sonucuna ulaştığını söylemek gerek. 

İnsanların tecrübelerinden, sahip oldukları entelektüel birikimden çıkarımlar yaparak öngörülerde bulunması elbette abes değil. Hatta kesin bir doğruya varmasa dahi, bilinmezliklerin neler olduğunu ortaya koyması açısından faydalı da. Ancak öngörünün kesin bir kehanet olarak kabul edilmesi, bilinmezlikten daha yıkıcı sonuçlar yaratabilme gücüne sahip. 

17 Aralık 2013 Salı

Karşılaştırmalı Reklam Taşı Kuyuya Atacak İlk Deliyi Bekliyor!

Kasım aylarının sonu itibariyle reklam dünyasını heyecanlandıran bir kanun yürürlüğe girdi. Aslında 88 maddeden oluşan ve tüketicinin korunmasına yönelik bir çok yenilik içeren Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un gündem olan başlığı Ticari Reklam, konuşulan (hemen hemen) tek maddesi ise 61. maddeydi. Hatta yalnızca 61. maddenin 5. fıkrası. 

"Aynı ihtiyaçları karşılayan ya da aynı amaca yönelik rakip mal veya hizmetlerin karşılaştırmalı reklamı yapılabilir" diyen Cumhurbaşkanı onaylı 5. fıkra, yıllardır özellikle Amerika'daki örnekleri ile eğlendiğimiz karşılaştırmalı reklamların Türkçe örneklerinin de önünü açtı. Ancak en küçük bir boşluğu fırsata çevirme hızında üzerine olmayan reklam dünyası, kanunun yürürlüğe girmesinin ardından 1 ay geçmesine rağmen sessiz. Fırtına çıkmadan, bu sessizliğe fırtına öncesi sessizlik diyebilmek zor olsa da, bir çok reklam ajansının, marka yöneticilerinin şu an harıl harıl stratejiler üzerine çalıştığını kestirmek zor değil elbette.

Bu süreci uzatan etmenleri düşündüğümüzde ise öncelikle "hukuk" boyutu aleni bir şekilde beliriyor. Kanun ile karşılaştırmalı reklamın önü açılmış olsa da, 61.maddenin aşağıdaki diğer (2.,3. ve 6.) fıkralarının yoruma açıklıklarının reklam verende tedirginlik yaratmaması mümkün değil! 

  • Ticari reklamların Reklam Kurulunca belirlenen ilkelere, genel ahlaka, kamu düzenine, kişilik haklarına uygun, doğru ve dürüst olmaları esastır.
  • Tüketiciyi aldatıcı veya onun tecrübe ve bilgi noksanlarını istismar edici.....ticari reklam yapılamaz.
  • Reklam verenler ticari reklamlarında yer alan iddiaların doğruluğunu ispat ile yükümlüdür.